Ses İzmir Şubesi: “Bıçak Et Artık Geçti, Kemiğe Kadar Bitti”
KERİM UĞUR
SES İzmir Şubesi üyeleri, yoksulluk sınırının üzerinde bir temel fiyat talebiyle harekete geçti. Açıklamada, “Sağlık çalışanları aldıkları ücretlerin üç hatta yarısını kiraya veriyor. Ancak aldığımız ücretler her geçen gün değersizleşiyor. Artık bıçağın eti çok geçti, kemiğe kadar yandı. patronların ve sermayenin yarattığı krizin bedelini canımızı aç bırakarak ödemek istemiyoruz.”
SES İzmir Şubesi üyeleri, Ege Üniversitesi Hastanesi Poliklinik Binası önünde toplanarak memur maaşlarını protesto etti. oyÖn hükümet tarafından söz verilen 22 bin TL’lik memur maaşının bir an önce hayata geçirilmesini istedi.
“Yoksulluk maaşını kabul etmiyoruz, yoksulluk sınırının üzerinde temel ücret istiyoruz” yazılı pankartlar açan sağlık çalışanları, “Birlikte kazanacağız”, “Maaşlara zam istiyoruz”, “İnsanca ücret istiyoruz”, ” İnsanca yaşamak istiyoruz” Sağlık görevlileri adına basın açıklamasını Ege Üniversitesi Hastanesi SES İşyeri Temsilcisi Selin Göl yaptı. İşte açıklama:
“AİLEMİZİ HAYATA GEÇİREREK, AİLEMİZİ TEDARİK ETMEK İÇİN HAYATIN İÇİNDE TUTMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Yılbaşında enflasyon farkı, toplu sözleşme zammı ve sosyal yardım payının toplamı olarak maaşlarımıza yapılan yüzde 30’luk zam çoktan eridi. Öte yandan ‘en düşük memur maaşı 22 bin TL’ye ulaşacak’ sözü, geçtiğimiz hafta kurda yaşanan rekor artışla şimdiden dolarda 200 dolar yani yüzde 20 değer kaybetti. Önümüzdeki günlerde kurun daha da yükseleceğini, vaat edilen ücretlerin yeni zamlar ve enflasyonla daha cebimize girmeden eriyip gideceğini söylemek için kahin olmaya gerek yok. Biz sağlık ve sosyal hizmet çalışanları çok çalışarak ailemize destek olmak için hayata tutunmaya çalışıyoruz. Hastanelerin, sağlık ve sosyal hizmet kurumlarının en ücra köşelerinde son derece ağır ve sağlıksız koşullarda çalışarak kendimize ve çocuklarımıza bir gelecek kurmaya, insanca yaşamaya çalışıyoruz. Ancak kibirli yöneticiler gözümüzün içine bakıp bize her geçen gün ertelenen geçersiz bir gelecek vaadinde bulunuyorlar. Ekonomik krizin çıkmasında hiçbir katkısı olmayan biz işçiler nedense acı bir reçete ile karşı karşıyayız. İşçiyi üreten bizken, acı çeken yine biz fakiriz.
“ARTIK BIÇAK ET KEMİĞE GEÇTİ”
Bir kere burada yüksek sesle konuşuyoruz. Temel tüketim konularındaki artışlar katlanılabilirden öteye gitti. Dolardaki yükselişin tetiklediği artışlar iğneden ipliğe dönüştü. Bizi yakıyor. Konut kiraları kontrolsüz bir şekilde artıyor. Ulusal basında da görüldüğü gibi sağlık çalışanları aldıkları fiyatın üç hatta yarısını kiraya veriyor. Ancak aldığımız fiyatlar her geçen gün değersizleşiyor. Şimdi bıçağın eti çoktan geçti ve kemiğe dayanıyor. İşverenlerin ve sermayenin yarattığı krizin bedelini canımızı vererek ödemek istemiyoruz. Türkiye’nin asgari ücretliler ülkesine dönüştüğü ve her iki kişiden biri için 2 bin 500 TL’lik asgari ücretin açlık sınırının altında olduğu koşulları değiştirmeden sadece seçim dönemlerinde maaşlarımıza zam yapmak çözüm değil. Kalıcı çözüm, eş ve çocuk yardımı kalemleri, kira yardımı, yakacak yardımı gibi sosyal yardımlardaki artışlarla 35 bin TL’ye ulaşan yoksulluk sınırının üzerine çıkan en düşük kamu çalışanı maaşının derhal yükseltilmesi ve asgari ücretin yükseltilmesi, henüz başlamış olan, açlığın altında insanca yaşayabilecek düzeye gelinmiştir. geçer. Öte yandan onlarca yandaş ve etkisiz sendika arasında kafası karışan sağlık çalışanlarına sesleniyoruz. Yapay ayrımlar yaratarak işçileri bölen tüm sendika benzeri yapılara yol vermenin, SES’te birleşmenin zamanı gelmiştir. Hep birlikte insanca yaşamak ve çalışmak için çaba gösterelim. Artık gerçekten çabalamaktan ve birleşmekten başka yolumuz yok.”
“Acil taleplerimiz olarak; yoksulluk sınırının üzerinde emekliliğe yansıyan temel bedel, 3600 ek göstergenin ayrım yapılmaksızın birinci dereceye yükselmiş tüm kamu çalışanlarını kapsayacak şekilde sağlanması, kamuya alım ve terfilerde mülakatın kaldırılması ve kiracı olan veya konut kredisi ödeyen tüm kamu çalışanlarına kira yardımı yapılması SES ve KESK olarak sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarına bu talepler için mücadele edeceğimizi ve bu talepler gelene kadar sürecin yakın takipçisi olacağımızı bildiririz. talepler yerine getiriliyor.”