Washington, omurgasını YPG’nin oluşturduğu ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile yerel Arap aşiretleri arasında tırmanan gerginliğe müdahale etti. Dışişleri Bakanlığı Yakın Doğu İlişkilerinden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Ethan Goldrich ve IŞİD’e Karşı Uluslararası Koalisyon Güçleri Komutanı Joel B. Vowell’ın, Deyriz kentinde Arap aşiretleri ve QSD komutanlarıyla görüşmelerde bulunduğu bildirildi. -Zor.
ABD Dışişleri Bakanlığı Pazar günü yaptığı açıklamada, iki üst düzey ABD yetkilisinin yerel anlaşmazlıkları görüştüğünü ve “şiddeti mümkün olan en kısa sürede bastırmak ve kayıpları önlemek” konusunda anlaştıklarını söyledi. ReutersHaber ajansına konuşan Batılı diplomatlar, Washington’un bölgedeki gerilimi yatıştırmak amacıyla Araplara daha fazla ifade hakkı verilmesi için baskı yaptığını kaydetti.
ABD ordusundan yapılan açıklamada, IŞİD tehdidine karşı Suriye’nin kuzeydoğusunda barış ve istikrarın devamının büyük önem taşıdığı vurgulandı.
petrol zengini bölge
QSD’nin 27 Ağustos’ta Deyrizor Askeri Konseyi Grubu Başkanı Ahmet el Habil’i tutuklaması ve Arap aşiretlerinin bir süreliğine 24 köyün kontrolünü ele geçirmesi sonrasında Suriye’nin doğusundaki petrol zengini bölgede gerginlikler yaşandı. Fırat Nehri’nin doğusunda Arap aşiretlerinin yoğun olduğu bölgede YPG hakimiyetine karşı aşiretlerin isyanında şu ana kadar 150 kişinin hayatını kaybettiği belirtiliyor.
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nden yapılan açıklamada, pazar günü 45 kişinin öldürüldüğü ve son çatışmaların Conocco gaz sahası yakınında yaşandığı bildirildi.
Arap aşiretlerinin ayaklanması, ABD’nin desteğiyle 2019 yılında IŞİD’i püskürten, Suriye’nin kuzey ve doğusunu kontrol altına alan ve yarı özerk bir yönetim kuran YPG’nin bugüne kadar karşılaştığı en önemli tehdit anlamına geliyor. QSD kontrolündeki bölgelerde 900’e yakın Amerikan askeri bulunuyor.
SDG kontrollü bölgedeki bir petrol sahasıFotoğraf: picture-alliance/AP Photo/F. Buzağı
SDG, Esad rejimini ve İran’ı suçladı
SDG, Fırat Nehri’nin batısındaki bölgeyi kontrol eden İran ve Rusya merkezli milislerin, etki alanlarını genişletmek amacıyla SDG bölgelerinde iç bölünmeleri kışkırtmakla suçluyor. SDG sözcüsü, son dönemde Arap aşiretleriyle yaşanan çatışmalardan İran ve Şam yönetimini sorumlu tutarak, kafa karışıklığı yaratmak amacıyla bölgeye aşiret milislerinin gönderildiğini iddia etti.
Arap ayrımcılık şikayeti
Arap aşiret reisleri ise SDG’yi, IŞİD’in bölgeyi terk etmesinden sonra ülkenin en büyük petrol kuyularının bulunduğu bölgeyi ele geçirmek ve Arapların petrol gelirlerinden mahrum bırakmakla suçluyor. Arap aşiretler, Arap bölgelerinin Kürt çoğunluklu bölgelere göre ihmal edildiğinden şikayetçi.
Arap aşiret reislerinden Pir Mahmud el-Carallah, QSD’nin Deyrizor’dan tamamen çıkmasını istediklerini ve bölgenin yönetiminin Arap yerlilerinin elinde olmasını istediklerini belirtti.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı’ndan açıklama
Suriye’deki gelişmeler Ankara’da da yakından takip ediliyor. Türkiye Dışişleri Bakanlığı’ndan cuma günü yapılan açıklamada, bir süredir yaşanan çatışmaların yakından ve endişeyle takip edildiği belirtilerek, “Bu gelişme, terör örgütünün hakimiyet kurma çabalarının yeni bir tezahürüdür” denildi. “Suriye’nin kadim halklarına şiddet ve baskı uygulayarak, temel insan haklarını ihlal ederek, bu amacı ve niyeti gölgelemeye çalışan terör örgütünün gerçek yüzünü taraftarlarının görmesini umuyoruz. Daha fazla gecikmeden ve Suriyeli Kürtler de dahil olmak üzere bölgenin kadim unsurlarının daha fazla acı çekmesine neden olmadan DEAŞ’la mücadelede aktör olacak.”
Türkiye’nin PKK’nın Suriye uzantısı ve terör örgütü olarak gördüğü YPG ile ABD arasındaki yakın ilişki, Ankara-Washington hattının en sert meselelerinden birini oluşturuyor.
AFP,rtr,DW / BK,ET
VPN ile DW Türkçe’ye nasıl erişebilirim?
